Dosya kapatılacak kapat! Melik DUVAKLI

OTOPSİ DAHİ YAPMAMIŞLAR
1994'te öldürülen ancak kayıtlara intihar olarak geçen eski Tunceli Alay Komutanı Albay Kazım Çillioğlu soruşturmasının seyrini değiştirecek bir belge ortaya çıktı. Dosya otopsi dahi yapılmadan Genelkurmay'ın bilgisi dahilinde kapatılmış.

ALTINDAN 28 ŞUBATÇI ÇIKTI
Albay Çillioğlu dosyasının Genelkurmay bilgisinde kapatıldığını ispatlayan belgenin altında, şu an 28 Şubat soruşturması kapsamında gözaltına alınan dönemin Genelkurmay Adli Müşaviri emekli tümgeneral Erdal Şenel'in imzası bulunuyor.

Bundan tam 18 yıl önce gerçekleşen ve kayıtlara intihar olarak geçen Tunceli İl Jandarma Alay Komutanı Albay Kazım Çillioğlu cinayetine ilişkin soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Malatya Cumhuriyet Savcılığı soruşturmanın seyrini değiştiren çok önemli bir belgeye ulaştı. Belgede dönemin Genelkurmay Adli Müşaviri emekli Tümgeneral Erdal Şenel'in imzası bulunuyor. Ergenekon davasında tutuksuz yargılanan Şenel geçtiğimiz günlerde 28 Şubat soruşturması kapsamında gözaltına alınmıştı.

BİR GÜNDE ‘HAL’ ETMİŞLER
Belgeye göre Çillioğlu'nun ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten Askerî Savcı İnayet Taş takipsizlik kararını vermeden bir günde dosyayı Genelkurmay'a gönderdi ve kapatma kararı Genelkurmay'ın bilgisi dahilinde alındı. Soruşturmayı otopsi dahi yaptırmadan kapatan Taş'ın verdiği takipsizlik kararının üzerinde 22 Şubat 1994 tarihi yer alıyor. Savcı, albayın ölümüne ilişkin soru işaretleri ile ilgili hiçbir işlem yapmadan takipsizlik kararı veren Taş'ın bu kararından bir gün önce dosyayı 21 Şubat 1994 tarihinde faks yoluyla Genelkurmay'a gönderdiğini belgeledi. Belgede Şenel'in imzasının bulunması üzerine Ankara'da ifadesi alındı. Ancak Şenel, ifadesinde altında ıslak imzası olan belgeyi hatırlayamadığını söyledi. Bununla birlikte askeri savcıların kararları önce Genelkurmay'a bildirmeleri gerektiği yönünde bir usul olmadığını da kabul etti. Bu durum olaydaki soru işaretlerini daha da arttırıyor.

ÖNCE DAYAK SONRA İNFAZ
Lojmanında ölü bulunan Çillioğlu'nun dosyası intihar etti denilerek kapatıldı. Oğlu Gökhan Çillioğlu'nun 16 yıl sonra yaptığı müracaat üzerine dosya yeniden açıldı. Çillioğlu'nun Düzce'deki mezarı tekrar açılarak otopsi yapıldı. Adli Tıp Kurumu raporunda saç köklerinde arseniğe rastlanan Çillioğlu'nun kürek kemiğinde kurşun yarası, kaburgalarında kırık olduğu tespit edildi. Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında şimdiye kadar yaklaşık 800 kişinin ifadesi alındı. Yapılan incelemelerde olayın intihar olmadığı, albayın önce darp edildiği sonra da öldürüldüğü belirlendi. Savcılığın talebi üzerine Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi ''Yeşil'' kod adlı Mahmut Yıldırım ile ''Bozo'' kod adlı Yusuf Geyik hakkında yakalama kararı çıkardı.

33 ER OLAYININ SAVCISI
Albay'ın ölümünde kullanılan silahın balistik incelemesinin yapılmadığı, el swaplarının alınmadığı gibi onlarca eksiklik belirlendi. Çillioğlu'nun ölü bulunduğu lojmanında tutulan olay yeri tespit tutanağına, intihar ettiği öne sürülen silahın seri numarasının dahi yazılmadığı tespit edildi. Araştırmalarını derinleştiren Özel Yetkili Savcılık, İnayet Taş'ın 22 Şubat 1994'te verdiği takipsizlik kararından bir gün önce dosyayı Genelkurmay'a gönderdiğini belirledi. Albayın ölümüne ilişkin hiçbir araştırma yapılmadan verilen takipsizlik kararının bir gün önce Genelkurmay'a bildirilmesi soruşturmanın seyrini değiştirdi. Bu arada, Taş'ın ismini kamuoyu, "33 Er Olayı"ndan hatırlıyor. O olayda da soruşturma savcısı İnayet Taş'tı.

ŞENEL’İN JİTEM ENGELİ
Çillioğlu'nun ölümüne ilişkin hakkında yakalama kararı çıkarılan Yeşil ve Bozo, cinayet döneminde JİTEM bünyesinde faaliyet gösteriyordu. JİTEM faaliyetleri o dönem ve sonrasında bazı soruşturmalara konu olmuş ancak bu girişimler başarılı olamamıştı. Soruşturmaların önündeki en büyük engel de tümgeneral Şenel'in başında bulunduğu Genelkurmay Adli Müşavirliği'ydi. O dönemde JİTEM'e yinelik tüm soruşturma girişimleri Genelkurmay engelini aşamadı.