Zaman sürdükçe sürdü mecnundaki leyla, Hiç eskimedi eski mecnun leyla da, Uzak değildi uzaklarda, uzaktaki leyla, Beklerdi umudun mezarı başında leyla da...
İçinde dipsiz boşluk leylanın, karanlık kadar, Her yan karanlık güneş gidenle gitmiş, Giden gelmeyecek leylasız kalana kadar, Mecnun leylada, leyla mecnunda bitmiş...
Herşey saftı mecnunda, gitmek bile, Unuttu leyla mecnundaki kendini, Yoktu gidende AĞYAR, arkadaş, dost bile, Bilmedi leyla mecnundaki sevdiğini...
. . .
Şu uzakta taş misali cansız duran mecnun mu? Leyla değil aradığım, buldum çoktan leylayı, Mecnun bak geldim bir nazarlık hasret yok mu? Ben kaybetmedim, taşıdım ölüme dek bendeki leylayı..........