FBI ajanları iz sürerek olağanüstü yetenekleri olan genç bir dolandırıcıyı yakalamaya çalışır. Pilot, doktor, savcı vekili kimliklerine bürünerek, 26 ülkede dolandırıcılığa karışan zor bir lokma vardır karşılarında...
Steven Spielberg filmini, Catch Me If You Can: The Amazing True Story Of The Most Extraordinary Liar (Kolaysa Yakala: Sıradışı Bir Yalancının İnanılmaz Ama Gerçek Hikayesi) kitabından uyarlamış.
60'lı yılların sonunda geçen film gerçek bir karaktere dayanıyor. Azınlık Raporu ile farklı bir kulvara yönelen sinemacının kişisel (pozitif) temalarına geri döndüğü görülüyor. Aile kurumunu herşeyin tepesine koyan ve polisiye bir masal anlatan yapım, şimdiden bir klasik olmaya aday.
Ayrıca film, yönetmenin sinemasında uzun bir süredir görmediğimiz sıkı bir mizah duygusuna da sahip.
En son mcnn38 tarafından C.tesi 27 Haz. 2009, 08:09 tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Joe Fox ve Kathleen Kely New York un Batı Yakasında birbirlerinden bir kaç blok uzakta oturuyorlar. Joe, şehrin en büyük kitapçılarından birini açmak üzeredir. Kely ise sevimli dükkanında çocuk kitapları satmaktadır. İkisi bir chat kanalında tanışınca, ortak noktalarının sadece kitaplar olmadığını anlarlar. Bu ise ikisini birbirlerine yakınlaştıracaktır.
Gerçek hayatta acımasız bir rekabet nedeniyle birbirine antipati duyan çift, internet üzerinde özel bir ilişki kurmaya başlarlar. Pek yakında tanışacaklar ve gerçek ortaya çıkacaktır.
Meg Ryan ve Tom Hanks'in başrolü paylaştığı sevimli bir romantik komedi. İnternet ilişkilerinin insanlara hazırlayabileceği sürprizleri ortaya koyması açısından da ilgi çekici.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Savannah'ın en ünlü golfçüsü Rannulph Junnah (Matt Damon), bölgenin en zengin iş adamının kızı Adele (Charlize Theron) ile evlidir ve halk arasında çok popülerdir. Birinci dünya savaşının patlak vermesiyle cepheye ilk gidenler arasında yer alır. Zorlu bir görev sırasında birliğinden tek kurtulan kişi olur ve herşeyi bırakarak kayıplara karışır.
15 yıl sonra Savannah'a geri döndüğünde, Adele'nin babasının intihar ettiğini öğrenir. Adele, babasının en büyük rüyası olan golf sahasının satılmaması için kontrolü eline alır ve bu sahada oynanacak büyük bir karşılaşma organize etmektedir. Organizasyonun başarılı olması için karşılaşmada Amerika'nın en ünlü iki golfçüsü olan Bobby Jones ve Walter Hagen'in yanı sıra yerel bir kahraman olan Junnah'ın da oynaması gerekmektedir.
Kendine güvenini tamamen kaybetmiş olan Junnah'ın yardımına, esrarengiz adam olan Bagger Vance (Will Smith) koşar. Siyahi sopa taşıyıcısı, Junnah'a aynı zamanda akıl hocası olur ve ona kendisini bulmasında yardımcı olur.
Ünlü oyuncu Robert Redford'dan, Atlara Fısıldayan Adam'dan sonra başarılı bir yönetmenlik denemesi daha, Golf konusu çok cazip gelmese de izlenmeye değer bir film...
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Randall "Memphis" Raines (Nicolas Cage) yasadışı işlere bulaşmaya uzun süredir son vermiş eski bir araba hırsızıdır. Ancak eski bir dostunun ziyarete gelmesi sonucunda kardeşinin yaşamını kurtarabilmek için hayatta en iyi yaptığı işe, araba hırsızlığına geri dönmekten başka seçeneği olmadığını anlar. yaptığı kontrat gereği tek bir gece içinde 50 araba çalıcaktır.
Gerçek bir araba tutkunu olan Memphis'in arabalara karşı dayanılmaz bir bağımlılığı vardır. Her model arabanın tüm özelliklerini en ince ayrıntısına kadar bilen Memphis, adı efsaneleşmiş bir araba hırsızıdır. Hiçbir kilit ya da alarm sistemi onu durduramaz. Arabanızı herhangi bir yere bırakın; eğer o çalmayı kafasına koyduysa 60 saniye içinde yok olacaktır.
Memphis uzun yıllar boyunca akla gelebilecek her modelde arabayı çalarak yasaları ihlal etmiştir ama bunun tek istisnası, çok beğendiği ama bir türlü ele geçiremediği Eleanor adlı 1967 model Shelby Mustang GT 500'dür. Yasadışı işlerinin doruk noktasına çıktığı bir zamanda sevdiği herşeyi ve herkesi arkasında bırakarak farklı bir yaşama başlamıştır. Ancak erkek kardeşinin de (Giovanni Ribisi) kendi yolunu izlediğini ve çok tehlikeli bir araba hırsızı çetesinin eline düştüğünü öğrendiğinde eski yaşamına dönmek zorunda kalır. Artık kardeşinin hayatını kurtarabilmek için caddelerde ölümcül bir mücadeleye girmek zorundadır.
Touchstone Pictures - Jerry Bruckheimer Films ortak yapımı olan "60 Saniye"nin (Gone in 60 Seconds) yönetmenliğini Dominic Sena üstlendi. Aynı adı taşıyan ve iki kardeşin kurtuluş ve sevgiyi bulma mücadelesini anlatan 1974 yapımı aksiyon - gerilim filminin çağdaş bir uyarlaması olan filmin başrollerinde Nicolas Cage, Angelina Jolie ve Robert Duvall oynadılar. Senaryosunu Scott Rosenberg'in yazdığı filmin yardımcı rollerinde Giovanni Ribisi, Delroy Lindo, Will Patton, Christopher Eccleston ve Chi McBride'dan oluşan bir kadro kamera karşısına geçti.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Film, yaşlı Paul Edgecomb'un arkadaşı Elanie Connelly' e, Cold Mountain Hapishanesi'nde gardiyan olduğu uzun yıllar boyunca yaşadıklarını anlatmasından oluşuyor.
Edgecomb, hikayesini anlatırken bir huzurevinde yaşamaktadır ve hapishanedeki görevinin üzerinden yıllar geçmiştir. Hapishanedeki hücrelerinden alınan idam mahkumlarının elektrikli sandalyenin bulunduğu ölüm odasına giderken yürüdükleri, bir millik yeşil yolda yaşananlara her defasında tanık olan Edgecomb, ömrü boyu unutamayacağı olaylara tanık olur.
Edgecomb, yıllar boyunca sayısız idam mahkumu nakleder. Ama hiç birisi, onu, John Coffey kadar etkilemez. Oldukça iri yarı bir adam olan Coffey, iki küçük kızı öldürmek suçundan idama mahkum olmuştur. Ürkütücü görünümünün aksine oldukça ince, kırılgan ve düşünceli bir yapıya sahip olan Coffey, bazı doğa üstü güçlere sahiptir. Edgecomb'un ona gerçekten suçlu olup olmadığını sorması ile aralarında bir diyalog başlar.
Stephen King'in romanından uyarlanan filmin yönetmen koltuğunda, yine King'in romanından uyarlama bir başyapıt olan Esaretin Bedeli filminin de yönetmenliğini yapmış Frank Darabont oturuyor.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
William Parrish, oldukça zengin bir medya patronudur. Çok düzenli giden aile hayatı günün birinde karmakarışık olur. Çünkü Joe Black adında bir adam çıkmış ve Parrish'in güzel kızı Suzan'a aşık olmuştur.
Ansızın gündeme gelen bu romantik ilişkinin sonuçları, hem Suzan hem de diğer aile bireyleri açısından çok karmaşık ve acı sonuçlar doğuracaktır. Kızının kalbini çalan bu genç ve yakışıklı delikanlı, gerçekte kimdir?
Black ile Suzan arasındaki ilişki özel bir bağlılığa dönüşürken, Parrish de yavaş yavaş yaşamına veda etmeye hazırlanır. Fakat yaklaşmakta olan ayrılık herkes için üzücü olacak gibidir.
İlgi çekici bir senaryoya sahip olan yapım, özellikle oyuncularının performansları ile dikkat çekiyor. Yaklaşık üç saat sürmesine rağmen izleyiciyi kendisine bağlayan ve etkisini sonuna kadar sürdüren başarılı bir film Joe Black.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Meksika’da başlayan çocuk kaçırma vakaları özellikle zengin ailelerin korkulu rüyası haline gelmiştir. Altı gün içinde yirmi dört tane daha çocuk kaçırılınca aileler hem kendilerini hem de çocuklarını koruyabilmek için özellikle eski paralı askerleri kiralamaya başlarlar.
John Creasy’i de eskiden CIA için çalışmış bir suikastçidir fakat eski hayatından tamamen uzaklaşmış ve kendine yeni bir yaşam kurmaya çalışmaktadır. Meksika’daki iş teklifini arkadaşı Rayburn aracılığıyla alır. Başta işe sıcak bakmasada artık bir şeyler yapmak zorunda olduğunu bildiğinden özel korumalığı kabul eder.
Pita, Samuel ve Lisa Ramos’un dokuz yaşındaki kızlarıdır ve her çocuk gibi sürekli sorular sorarak öğrenme yolunu tercih etmiştir. John ilk gümlerde çocuğun kendi hayatı ve geçmişiyle ilgili sorduğu sorulardan bunalır fakat zamanla küçük kız bir şekilde kalbine girmeyi başarır. Birbirlerine bağlandıkça ilişkileri güçlenir ve John artık yok olduğunu sandığı duygusallığı yeniden yaşamaya başlar. Ancak alınan tüm önlemlere rağmen Pita kaçırılınca John engel tanımaz bir ölüm makinesine dönüşür. Pita’ya ulaşmaya çalışırken kendisini engelleyecek hiçbir şey yoktur artık.
Oscarlı aktör Denzel Washington, usta yönetmen Tony Scott ve Oscar ödüllü senarist Brian Helgeland bir roman uyarlamasında bir arada...
coldplay
Yaş : Kayıt tarihi : 01/11/08
Mesaj Sayısı : 4
Nerden : İş/Hobiler : Lakap :
1860'larda İngiliz öğretmen Anna Leonowens (Jodie Foster) dul kalınca Siyam (Tayland) ülkesine doğru çocuğu ile birlikte yola çıkmıştı. Kral Mongkut'ın (Chow Yun-Fat) 58 çocuğunu eğitecektir. Ancak birbirinden zıt kültürlerden gelen bu iki insan arasında anlaşmazlıklar çıkar. Karşılıklı ilişkiler, o sırada İngiltere ve Burma arasında çıkan savaştan da etkilenir.
Kral Budist geleneğine göre neredeyse bir Tanrı gibi görülmesine rağmen, Anna onunla dostluk kurmayı başarır.
Anna Leonowens'un günlüğünden üçüncü kez sinemaya aktarılan film bize 19.yüzyıl Siam'ını ve kültürünü başarıyla tanıtıyor. Romantizm ve Drama bir arada..
Bekar bir kadın olan Lucy, yakışıklı Peter'la her sabah metroda karşılaşır ve uzaktan uzağa hayran olmayı sürdürür. Peter bir gün raylara düştüğünde müdahale eden kişi Lucy'dir. Komaya giren genç adamı hastanede ziyaret ettiğinde ailesiyle de tanışır ve onlara oğullarının hiç tanımadıkları nişanlısı olduğunu söyler.
Peter'ın koma durumu sürerken Lucy ailenin bir parçası olur ve yalanını sürdürür. Ama Peter'ın erkek kardeşi Jack ortaya çıktığında işler karışır. Çünkü Lucy'yle birbirlerine aşık oluverirler. Genç kadın, hiç tanımadığı komadaki bir adamın sevgilisi rolü yapmakla gerçekten bulduğu aşkı yaşama arasında ikileme düşer.
Jim Turteltaub'un, gişede çok iyi iş yapan Büyük Hazine'den 10 yıl önce çektiği Sen Uyurken, hem iyi bir romantik komedi izlemek isteyenlere hem de Sandra Bullockun hayranlarına önerilir.
coldplay
Yaş : Kayıt tarihi : 01/11/08
Mesaj Sayısı : 4
Nerden : İş/Hobiler : Lakap :
Chris Gardner (Will Smith) zeki ve yetenekli ancak marjinal bir işe sahip bir satıcıdır. İki yakasını bir araya getirmek için çabalayan Gardner kendini ve beş yaşındaki oğlunu San Francisco’daki dairesinden çıkarılmış, gidecek bir yeri yokken bulur. Gardner prestijli bir borsa firmasında stajyer olduğunda, oğluyla birlikte daha iyi bir yaşam kurma hayali peşinde koşarken, aralarında düşkünler evinde kalmanın da olduğu pek çok zorluğa katlanır.
Neil ve Abby Warner, çocuklarıyla birlikte zengin ve mutlu bir yaşam süren bir karı kocadır. Ancak bu hayat kızlarının kaçırılmasıyla alt üst olur. Kızlarını kaçıran adam, Neil'ın hayatını tam bir kabusa çevirecektir.
Filmin başları çok sürükleyici olmasa da, sürpriz sonuyla izleyenleri hayrete düşüren Butterfly on a Wheel, önyargı kavramını ortadan kaldırıyor.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Afrikalı iki genç adam... Biri paralı asker olarak orduda görev yapan Danny Archer, diğeri ise yıllar evvel evinden koparılarak elmas madenlerinde çalışmaya zorlanmış Solomon Vandy... Ortak bir coğrafyaya ait olsalar da, birbirlerinden oldukça farklı geçmişlere sahip bu iki gencin yolları, varlığı ile herkesi büyüleyen bir elmas nedeni ile kesişiverir.
Çok değerli bu elmasın peşinden Amerikalı gazeteci Maddy Bowen'le çıktıkları yolculuk, Solomon için koparıldığı ailesine yeniden ulaşabilme, Danny için ise hayata ikinci bir başlangıç şansı demektir.
Kuşatma, Son Samuray gibi aksiyon dozu yüksek filmlere imza atan yönetmen Edward Zwick, son çalışması Kanlı Elmas ile yine heyecan yüklü bir hikaye ile beyazperdede. Üstelik Leonardo Di Caprio, Djimon Hounsou ve Jennifer Connelly gibi isimlerle birlikte...
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Filmin konusu size hiçte yabancı gelmeyecektir zira bizim kültürümüzde mevcut olan yardımlaşma,hoşgörü ve karşılık beklemeden iyilik yapmanın fazileti ve sonuçlarını anlatan güzel bir film..
İyilik Bul İyilik Yap Filminin Konusu
Sosyal çalışmalar ile ilgili bir okul ödevi, şehirden şehire yayılan bir sosyal değişikliğe neden olur.
Genç Trevor McKinney 'in başı annesinin alkol bağımlılığı ve ağzı bozuk babası ile derttedir. Trevor, sosyal çalışmalar hocası Mr. Simonet'den bir ödev alır. Ödevin konusu, insan anlayışını değiştirebilecek ve aynı zamanda uygulanabilir nitelikte olan bir proje bulmaktır.
Trevor, proje için şunu düşünür; bir insana yardım alındığında, bu yardımı yapan kimseye bir iyilikle karşılık vermek yerine, bambaşka üç yeni kişiye yardım etmek. Yani yardımı geri ödemek yerine onu yaymak..
Trevor projesini uygulamaya koyar ve zincirin başlangıcı olarak bir alkol bağımlısını (James Cavaziel), öğretmenini (Kevin Spacey) ve alkolik annesini (Helen Hunt) seçer.
Yönetmen : Mimi Leder Senaryo : Catherine Ryan Hyde, Leslie Dixon Oyuncular : Kevin Spacey, Helen Hunt, Haley Joel Osment, Jay Mohr, James Caviezel Filmin Türü : Drama Orijinal Adı : Pay It Forward Yapımcı Firma : Warner Bros Yapım Yılı : 2000 Yapım Ülkesi : ABD Orijinal Dili : İngilizce Filmin Süresi : 123 dakika Resmi Sitesi : http://www.payitforward.com/ Dağıtıcı Firma : Warner Bros Maliyet : 0 Hasılat : 0 Ziyaretçi Sayısı : 0 Vizyon Tarihi : 16.03.2001
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Ryan'ın cep telefonu çaldığında gördüğü numara tanıdığı birine ait değildir. Parazitli hattın öbür ucundaki ses de öyle. Korku ve panik içindeki Jessica Martin adında bir kadın kaçırıldığını söyleyerek kendisinden yardım istemektedir.
Bu tesadüfi telefon görüşmesiyle inanılmaz bir maceraya atılır Ryan. Kadını kurtarabilmek için cinayetler ve aldatmacalarla dolu bir araştırmaya koyulan genç adamı hattın öbür ucunda ne beklemektedir?
Telefon Kulübesi'nin senaristi Larry Cohen'ın kaleminden, yine telefon (üstelik bu kez cep telefonu!) temalı ilgi çekici bir gerilim.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Film 1660´da 14. Lois'nin yönettiği Fransa'da geçiyor. 13. Lois ölmüş, onun en iyi ve cesur silahşorları olan Athos, Porthos ve Aramis ise birbirinden ayrılarak kendi yollarını çizmişlerdir. Athos oğlunu büyütmekte, Porthos yaşının ve yaşamın keyfini çıkartmaya çalışmakta, Aramis ise rahiplik yapmaktadır. Üç arkadaş demir maskeli esrarengiz bir mahkumu kurtarmak için yeniden bir araya gelecek ve ünlü sloganlarını bir kez daha tekrarlayacaktır; ´´Birimiz hepimiz``, hepimiz birimiz için
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
ABD vatandaşı mühendis Peter Bowman, Güney Amerika'daki hükümet karşıtı gerillalarca kaçırılır ve çok yüksek bir fidye karşılığı serbest bırakılacağı söylenir. Bowman'ın çalıştığı şirket, parayı ödemek istemeyince karısı Alice devreye girip Peter'in kurtarılması için adam kaçırma olaylarında deneyimli bir Avustralyalı eski SAS görevlisi olan Terry'yi bulur.
Pazarlıkların istenildiği gibi gitmemesi üzerine Terry, özel bir timle kurtarma operasyonu düzenlemeye karar verir. Olaylar gelişirken Alice'in bu çekici adama olan ilgisi ve Terry'nin de bu duygulara karşılıksız kalmıyor olması, gerilim dolu olayların üzerine dugusal gelgitleri de ekleyecektir.
Savaş muhabiri William Prochnau'nun gerçek bir olaya dayanan makalesinden esinle, Şeytanın Avukatı filminin yönetmeni Taylor Hackford'dan politika katkılı, tutku soslu bir macera...
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Amerikan tarihinin en büyük efsanelerinden İrlanda asıllı boksör James Braddock’un gerçek yaşam hikayesi.
1930’ların Amerika’sında hayatta kalmak oldukça zorlaşmıştır. Hayattaki en büyük isteği gerçek bir boksör gibi yaşamak olan Jim, ailesine bakabilmek için sporu bırakmış ve limanlarda işçi olarak çalışmaya başlamıştır. Ancak günün birinde talih Jim’in yüzüne güler ve ağır sıklet boks şampiyonu Max Bear’ın karşısına çıkma şansı tanır. Jim’e istediği ünvanı getirecek olan maç tam 15 raund sürer. Sonunda Jim bir efsaneye dönüşür. Ama acaba ünü hayatından neler götürecektir?
Film Renée Zellweger’i, Oscarlı ekip Ron Howard-Russell Crowe'la bir araya getiriyor.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
35 yıl önce Cudi dağlarında bir grup eşkiya yakalandı ve hapse atıldı. Yıllar içinde kimi hastalıktan, kimi hesaplaşma sonucu öldü. Biri hariç... 35 yıl sonra Hapisten çıkınca Baran' ın ilk işi köyüne dönmek olur. Yıllar önce hapse girmesine en yakın arkadaşının sebep olduğunu öğrenir. Bu en yakın arkadaşı onun çocukluk aşkını alarak İstanbul' a gitmiştir. Baran da onu bulmak üzere İstanbul' un yolunu tutar.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Genç ve başarılı bir banker olan Andy Dufresne, karısını ve onun sevgilisini öldürmek suçundan ömür boyu hapse mahkum edilir ve Shawshank hapishanesine gönderilir. İşkence, tecavüz, dayak dahil her türlü kötü koşulun hüküm sürdüğü hapishane koşullarında, Andy'nin hayata bağlı ve her daim iyi bir şeyler bulma çabası içindeki hali, çevresindeki herkesi çok etkileyecektir. Bir süre sonra parmaklıkların arkasında bile özgür bir yaşam olabileceğine bütün mahkumları inandırır.
Bu mahkumlardan biri olan Red ve Andy, unutulmaz bir dostluk kurarak hapishaneyi bambaşka bir yer haline getirirler.
Stephen King'in korku türü haricindeki ender romanlarından birinin uyarlaması olan film, gösterime çıktığı yılda inanılmaz bir başarı elde etmiş ve gişe rekorları kırmıştı
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Don Corleone'nin kızı Connie'nin düğününde, ailenin en küçük oğlu ve bir savaş gazisi olan Michael babasıyla barışır. Bir suikast girişimi, Don'u artık işleri yönetemeyecek duruma düşürünce, ailenin başına Michael ve ağabeyi Sonny geçerler. Danışmanları Tom Hagen'in de yardımlarıyla diğer ailelere savaş açan Corleone ailesi, eski moda yöntemleri de değiştirmeye başlar.
Mario Puzo'nun çok satan kitabından Puzo ve yönetmen Francis Ford Coppola tarafından sinemaya uyarlanan eser, 40'lar ve 50'lerin Amerika'sında, bir İtalyan mafya ailesinin destansı öyküsünü konu alıyor.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Dünyanın hatırlamak istemediği türden felaketlerden olan "Titanik faciası", dev prodüksiyonların yönetmeni James Cameron tarafından çekilen görkemli bir film.
Teknolojinin son sürat ilerlediği bir dönemde, insanlar üstesinden gelemeyecekleri hiç bir sorun olamayacağına inanmaya başlamışlardır. "Titanic" adlı dev transatlantik ise, insanlığın doğaya karşı gövde gösterisi gibidir. Bu "Düşler Gemisi" nin yolcuları arasında Avrupa`da bir kaç yıl geçirdikten sonra Amerika`ya dönmekte olan, Jack adlı genç bir ressam ile nişanlısı ve annesiyle Philadelphia`ya giden Rose adlı genç bir kız da vardır. İki genç, şans eseri tanışacak, aralarındaki sınıf farkına aldırmaksızın birbirlerine yakınlaşacaktır. Bu arada doğa insanoğlunun günden güne artan kibirine bir nokta koymayı planlamaktadır. Yola çıkılmasından dört buçuk gün sonra, 10 Nisan 1912`de, Titanic iki saat kırk dakika süren ve sulara gömülmesiyle son bulan, hazin olayların başlamasına neden olacak buz dağına çarpacaktır.
James Cameron`un, seyirciye bir zaman makinesiyle yolculuk ettiği hissini uyandırırcasına gerçeğe yakın filmi "Titanic", bugüne kadar yapılan en pahalı prodüksiyon ünvanına sahip. Tam 14 dalda Oscar adayı oldu ve "En İyi Film" dahil 11 ödül kazandı. Ben-Hur`un 11 ödüllük rekorunuda egale etmiş oldu.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
20. yüzyılın ilk yarısında İngiliz sömürgesi altındaki Hindistan’da geçen film, bağımsızlık mücadelesi için İngiliz yönetimine karşı “Pasif Direniş”i örgütleyen Mahatma Gandhi’nin hayatından bir kesit anlatıyor.
En iyi biyografik çalışmalardan biri olarak kabul edilen Gandhi, 11 dalda aday olduğu Oscar ödüllerinden “en iyi film” ve “en iyi yönetmen” dahil tam 8 ödülle döndü. Gandhi rolünde sinema tarihinin en iyi performanslarından birine imza atan usta oyuncu Ben Kingsley’nin ise “en iyi erkek oyuncu” dalında heykelciğe uzanmasıysa pek zor olmadı. Cenaze sahnesinde yaklaşık 300.000 kişinin yer almasıyla da bir film sahnesinde yer alan en kalabalık insan sayısı rekorunu da elinde bulunduran film, çarpıcı sahneleriyle hafızalardan silinmeyecek bir yapıt.
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Ben Randall, çok tecrübeli ve başarılı bir kurtarma yüzücüsüdür. En son, bir fırtına sırasında gerçekleşen korkunç bir kazadan tek başına kurtulmuştur. Kazanın hemen ardından genç ve tecrübesiz yüzücülerin yetiştirildiği "A" Okulu'na eğitmen olarak gönderilir. Yaşadıklarının acısı ile büyük bir yıkım içinde olan Ben, kendini bu gençlerin başarılı bir şekilde eğitilmesine verir.
Gelecekte bu işi yaparken ne tür zorluklarla karşılaşacaklarının bilincinde olmayan genç yüzücülerin tersine, Ben bunların hepsini bilmekte ve onların da bu bilince sahip olmalarını istemektedir. Kibirli ve kendini beğenmiş öğrencilerle dolu grubun bu gerçekleri anlaması çok da uzun sürmeyecektir. Çıkacakları zorlu görev, kimin ölüp kimin yaşayacağı ile ilgili o zor kararı vermenin ağır yükünü her birine hissettirecektir
mcnn38
Admin
Yaş : 43
Kayıt tarihi : 04/09/08
Mesaj Sayısı : 1871
Nerden : Geliyon
İş/Hobiler : Yaşamak
Lakap : GARİB
Chicago Memorial Hastanesi'nin acil servisinin yöneticisi olan Doktor Joe Darrow'u parlak yaşamı, karısı Dr. Emily Darrow'un tıbbi yardım kampanyası için gittiği Venezüela'nın dağlık bölgelerinde bir trafik kazasında ölmesiyle büyük bir çöküşe girer.
Karısının bu seyahate çıkmasına taraftar olmayan Joe, ona engel olamadığı için kendini suçlu hissetmektedir.
6 ay geçmesine rağmen karısının cesedine ulaşılamamıştır.